Prof. Dr. Abdullah KÖK: TİEM 73 / Türk Hakanlığı Dönemi İlk Türkçe Satırarası Kur’an Tercümesi

Türk Hakanlığı Dönemi İlk Türkçe Satırarası Kur’an Tercümesi TİEM 73: İlmî Keşfi ve İlmî Neşri Meselesi

Abdullah Kök

ÖZET

Bu makale Prof. Dr. F. Sema Barutçu Özönder danışmanlığında Abdullah Kök ve Suat Ünlü tarafından doktora tezi olarak hazırlanmış TİEM 73 Türkçe Satırarası Kur’an Tercümesi hakkındadır. TİEM 73’ün eksiksiz olması, söz varlığının devrin iki önemli eseriyle; Kutadgu Bilig ve Dîvânu Lûgatit-Türk ile örtüşmesi, hatta bu eserlerde geçen tek veri sözcüklerin TİEM 73’te geçmesi, bazı sözcüklerin ilk kez TİEM 73’te tanıklanması, eseri Türk dili tarihi açısından farklı ve ayrıcalıklı bir yere konumlandırmaktadır. TİEM 73’ün Türk kültür merkezlerinden Şiraz’da kopya edilmesi, müzehhep ve müzeyyen sayfalarının varlığı yazmanın himaye altında istinsah edildiği fikrini kuvvetlendirmektedir. Türklerin İslâmiyet’i devlet dini olarak kabul etmesinin üzerinden 300/350 yıllık süre geçtikten sonra Kur’ân’ın Türkçeye çevrilmiş en eski nüshası olması da eser üzerinde ilgiyi artırmakta ve Türk ilim çevrelerinin nazarını esere çevirmektedir. Bu yazı son zamanlarda Türkoloji çevrelerinde TİEM 73’ün ilmî yayını yapılmamıştır söylemlerine cevap olarak hazırlanmıştır. Yazıda TİEM 73’ün Barutcu Özönder danışmanlığında Kök ve Ünlü tarafından doktora tezi olarak hazırlanma sürecine kadar olan serüveni de anlatılacaktır.

ANAHTAR SÖZCÜKLER

TIEM 73, İlk Türkçe Satırarası Kur’ân Çevirisi, Türk Hakanlığı (Karahanlı) Dönemi, Şiraz.

 

Takdim

İstanbul Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nde 73 kayıt numarası ile muhafaza edilen ve Türkoloji literatüründe kısaca TİEM 73 olarak bilinen satırarası Türkçe Kur’an tercümesinin Prof. Dr. F. Sema Barutcu Özönder’in danışmanlığında bu makalenin yazarı ile Suat Ünlü tarafından doktora tezi olarak seçilip hazırlanmasının uzun bir hikâyesi vardır. Yazmanın doktora tezimize konu olmasının o zaman için tek bir sebebi vardı: Danışmanımızın 2001 yılında sunduğu bir bildiri dolayısı ile TİEM 73 ile ilgilenmiş olması[1]. Kur’an araştırmaları ve Türk dinler tarihi araştırmaları kadar Kutadgu Bilig gibi Türk dili tarihi araştırmaları açısından da baha biçilmez önemine şurada burada yapılan kısa değinmeler dışında TİEM 73’ün hâlâ el sürülmemiş bir yazma olarak kalmış olmasının Hocamızda yarattığı şaşkınlık ve eseri kendi ölçülerine göre yeniden keşfi, TİEM 73’ün yükünü ve sorumluluğunu doktora tezi olarak üzerimize yüklemiştir. Suat’la ben TİEM 73 elyazmasının tamamının transkripsiyonlu metnini ve gramatikal dizinini hazırlayarak, hem Türk dili alanında “doktor” olma şerefine hem de bu gerçekten kıymetli yazmayı Türklük bilimi çevrelerinin ilgi dairesine yeniden yerleştirmiş olmanın bahtiyarlığına eriştik.

2001’in 19 Nisanı Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı Anabüim Dalı’nda 35. maddeyle görevlendirilmiş bir araştırma görevlisiydim. Danışman Hocam Prof. Dr. F. Sema Barutcu Özönder: “Abdullah, Dil Kurumu’na gidiyorsun. Abdülkadir İnan’ın, Kur’an-ı Kerim’in Türkçe Tercemeleri Üzerinde Bir İnceleme (Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara 1961) adlı çalışmasını iki kopya çektirip geliyorsun.” dedi. Elime bir miktar para verip “Taksiyle çabuk git gel.” diye tembihledi. Hemen TDK’ya gidip, ilgili yayını bulup, sonra İnan’ın Türkçe Kur’an Tercümeleri ile ilgili diğer yazılarını da kopya yaptırıp hocama dömdüm. Hocamı tanırım. 1997 yılından beri öğrencisiyim Doktora döneminde hocamdan dört ders, bir seminer dersi aldım. Türklük bilimi ile ilgili bir mutlu haber almışsa, bir sorun görüp onun çözümüne odaklanmışsa, gözleri gülerdi. Sigarasını yaktı. “Çay içer misin?” (pek sormazdı, yalnız kendisi içerdi. Birlikte doktora dersi aldığım arkadaşlar bilir.) dedi. Bakara 143. ayete kadar olan kısımdaki bir cüzün tıpkıbasımını da vermişti. Bunun arkasından araya 23 Nisan resmî tatili girmişti. “Salı günü istiyorum ” dedi. Tabiî, anlam verememiştim Satırarası Türkçe Kur’an çevirileri ile ilgili bilgim sınırlı idi. Bu tür bir yazma ile ilk kez karşılaşmıştım. Arap harfli bir metin nasıl okunursa öyle okudum. Salı günü hocamın yanına gittim Baktı, inceledi, “Tamam, talebem.” dedi. (Mutlu olduğunda söyler). “Doktora tez konun TİEM 73.” dedi. Eseri araştırdık. Eser İstanbul’da Türk ve İslâm Eserleri Müzesi numara 73’te kayıtlıydı. Kültür Bakanlığı Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nden gerekli izni aldık. İzin işlemleri ile uğraşırken de lisanstan sınıf arkadaşım Suat Ünlü de hocamın danışmanlığında doktora tezine başlamaya hazırlanıyordu. Hocam, “Tezi ikiniz yapacaksınız.” dedi. “Aranızda karar verin. Bana bildirin.” dedi. Mayıs ortasında gerekli yasal izinleri de alıp Suat’la İstanbul’a trenle gittik. Sultan Ahmet’in karşısında Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’ne vardık. Memurlarla konuştuk. Memurlar durumu Müdire Nazan Ölçer Hanım’a ilettiler. Nazan Ölçer Hanım’ın oluruyla Suat’la eseri gördük, dokunduk. Ama mikrofilm ya da herhangi bir kaydını alamadık. Fakat eseri gördük, inceledik. Oradan İstanbul Üniversitesi Türkiyat’a geçtik. İstanbul Üniversitesi Türkiyat’ta Fahir İz Hoca’nın “İstanbul Üniversitesi Türkoloji disiplini Vinci semestre travaü’ı” olarak hazırladığı Şuara suresinin kopyasını aldık ve döndük. Mayıs ayı ortasında İstanbul seyahatinden tezi alamadan gelmiştik. Hocam ilgili makamlara ulaşıp işlemleri halletti. Mayıs ayı sonunda Sanat Tarhi’nde araştırma görevlisi arkadaşım Mehmet Ekiz’e rica ettim Fotoğraf makinası vardı, eseri fotoğraflayabüirdi. Mehmet’le Mayıs sonu İstanbul’a gittik. Türk ve İslâm Eserleri Müzesi Müdiresi Nazan Ölçer Hanım, imkânlarının olmadığını, bu işi ancak Süleymaniye Kütüphanesi’nde çözebileceğimizi ifade etti. Süleymaniye Kütüphanesi Müdürü Dr. Nevzat Kaya bizi karşıladı. “Önce bir yemek yiyelim, hal olunur.” dedi. Meramımızı dinledi. “Eseri alın, mikro filmini hazırlatalım.” dedi. Süleymaniye Kütüphanesi’nde yazmanın mikrofilm ve CD’si müdür beyin talimatı ile hazırlanıp bize teslim edildi. Ama biz eseri fotoğrafamak da istedik. El yazması eser. Tek kopya. 20001i yılların teknolojisi malûm. Elimizde Mehmet Ekiz’in fotoğraf makinası var. Ama, teknik alet edevat eksik. Bununla fotoğraf çekemeyiz. Cağaloğlu’ndan indik. O fotoğrafçı senin, bu fotoğrafçı benim geziyoruz. Biri hâlimizi anladı. Bize gerekli olan teknik ekipmanı ücretsiz verdi. “İşiniz bitince getirirsiniz.” dedi. Bol miktarda film alıp müdür beyin hazırladığı bir odada iki gün Mehmet Ekiz’le eseri fotoğrafladık. Haziran başında Ankara’ya döndüğümüzde TİEM 73 nüshasının en güzel CD ve fotoğrafları bizdeydi artık. Hocam yine sigarasını yaktı ve “Büyük iş başardınız.” dedi. Suat’la tezi ikiye ayırdık. Enbiya suresine kadar olan kısmı ben; kalan kısmını Suat hazırlayacak. Kararımızı Hocamıza bildirdik. TİEM 73ün doktora tezi olarak çalışılmaya başlandığı haberi Türkoloji çevresinde büyük olay olmuştu: Nasıl böyle bir eser bugüne kadar çalışıl(a)mamıştı. Bugüne kadar böyle kıymeti haiz bir eser nasıl otoritelerin gözünden kaçmıştı, nasıl görememişlerdi. Bunu nasıl atlamışlardı. Türk Hakanlığı’nın iki önemli eserinden sonra bu eser, Türklük biliminin birçok sorununu çözmeye kaynaklık edebilirdi. Bir söylenti bizi telaşlandırdı. Tez çalışılıyordu ve bitmek üzereydi (hâlâ bitecek). Her doktora öğrencisi gibi panikledik. Peşine düştük. Gizemli tez hikâyelerinin, söylencelerinin kaynağını bulduk: O. Fikri Sertkaya. Sertkaya Eckmann’ın “Middle Turkic Glosses of The Rylands Interlinear Koran Translation” adlı eserine yaptığı tanıtma yazısında TİEM 73’ün yazma özellikleri hakkında kısa bilgi vermiştir (1977:491-496). Eser hakkında bir başka bilgi kaynağımız da Prof. Dr. Mustafa Argunşah idi (şahsî ve telefon görüşmelerimizde): Eseri Ekrem Ural’ın, Arat’ın danışmanlığında çalıştığını… ifade ediyordu. Eski Türk dili alanının büyük üstadı; hepimizin yetişmesine katkı sağlayan merhum Ord. Prof. Dr. Reşit Rahmeti Arat (d. 15 Mayıs 1900 – ö. 29 Kasım 1964), TİEM 73’ü doktora tezi olarak vermişti ve Ekrem Ural tezi 2002’de bitireceğini söylüyordu. Sene 2017, ama üzerinden neredeyse 60 yıl geçmesine rağmen tez henüz bitmedi. Tezle ilgili bir ayrıntı da merhum Prcf. Dr. Mehmet Akalın Hoca’nın TİEM 73’ü doktora derslerinde okuttuğuna dairdir. Prof.. Dr. Mustafa Argunşah’tan öğrendiğimiz kadarı ile, merhum Mehmet Hoca doktora derslerinde TİEM 73’ten okuturmuş. TİEM 73’le ilgili Erciyes Üniversitesi’nde Prof. Argunşah’ın danışmanlığında birkaç lisans bitirme tezi de yapılmıştır. Suat’la farklı enstitülerde olduğumuzdan farklı tez izleme komiteleri oluşturuldu. Tez İzleme Komitesi ortak üyemiz Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, TİEM 73 üzerine çalışmak arzusunda olduğunu Tez İzleme Komitelerinin toplantılarında sıklıkla dile getirir idi. Sonuçta, Türkoloji’nin efsane metni Kök ve Ünlü tarafından doktora tezi olarak savunuldu. Kök, 26 Nisan 2004 tarihinde danışmanı Prof. Dr. F. Sema Barutcu Özönder, Prof.. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Prof. Dr. Mustafa Argunşah, Doç. Dr. Jale Demirci, Doç. Dr. Melek Özyetgin’den oluşan jüri karşısında, Ünlü ise 27 Aralık 2004 tarihinde danışmanı Prof. Dr. Sema Barutçu Özönder, Prof. Dr. Hamza Zülfikar, Prof. Dr. Dursun Yıldırım, Prof. Dr. Ülkü Çelik Şavk, Doç. Dr. Melek Özyetgin ‘den oluşan jüri karşısında tezlerini savunarak başarılı bulundular ve doktor unvanını aldılar. Kök ve Ünlü’nün doktora tezi olarak hazırladığı TEM 73 ‘ün metin ve dizininin basılması için zaman zaman gayret sarf edilmiştir. Eserin bugüne kadar basılı ortamda neşredilmemiş olmasının kurumsal yayın tekelleşmesi ve kayırmalar kadar çeşitli imkânsızlıkların sebep olduğunu söyleyebiliriz. Bunun bir hikâyesi varsa da, burada ayrıntılandırmak şimdilik gereksiz bulunmaktadır. Ancak Kök ve Ünlü’nün eserleri, tesliminden itibaren YÖK’ün Ulusal Tez Merkezi’nde araştırmacıların hizmetine 141355 ve 144348 tez kayıt numaraları ile sunulmuş, 2004 yılından itibaren elektronik ortamda Türkolojiyle ilgilenen yerli veya yabancı hemen herkesin dijital kütüphanesinde yerlerini almış, hatta tezleri üzerinde bir kısmı dikkate alınabilecek düzeltmelerin de yapıldığı bir yazı (Sertkaya 2013) bile yazılmıştır. Tez sahiplerine asıl mutluluk veren ise, tıpkı Prof. Arat’ın kurduğu Kutadgu Bilig metninde olduğu gibi, 2004 yılından bugüne kadar çeşitli konularda onların kurdukları yazı çevrimli metin ve dizinlerine dayanarak birkaç yüksek lisans tezi ile iki doktora tezinin hazırlanmış olmasıdır. Kök ve Ünlü’nün elektronik ortamdaki bu ilmî neşirleri, basılı olarak da yakında araştırmacıların hizmetine sunulacaktır. Şimdi gelin önümüzdeki aylarda basılı ortamda ilgililerin eline geçecek olan TEM 73’ü bir kez daha tanıyalım ve daha sonra özellikle Kök ve Ünlü’nün doktora tezleri ile tam bir metni ve gramatikal dizini ortaya çıkmış olan TEM 73’ün üzerine inşa edilerek hazırlatılmış yüksek lisans ve doktora tezlerine ve Kök ve Ünlü’nün eserlerinin ortaya çıkışına kadar yapılmış çalışmalara bir göz atıp eserin Türk dili tarihi açısından değerlendirilmesini ve önemini uzmanlarına, okurlarının nazarlarına havale edelim.

  1. TİEM 73 Satırlararası Türkçe Kur’an Tercümesi

Tek yazma nüshası bugün İstanbul Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nde 73 numarada kayıtlıdır. Yazma bir hayırsever tarafından Eyüb Sultan Türbesi’ne vakfedilmiş, 1922 yılında Müessesatı Vakfiye’den müzeye getirilmiştir (Erdoğan 1938: 47). Ayrıca TİEM yazmalarının kayıtlı olduğu defterde de Erdoğan’ın bahsettiği not bulunmaktadır.

  • İstinsah Tarihi ve Müstensihi
  • Yazma nüshanın sonunda yer alan Arapça ketebe kaydından metnin istinsah tarihi ve müstensihini belirlemek mümkündür. Yazmanın sonundaki Arapça kayıt şöyledir:

Allah’ın affını dileyen (Allah durumunu düzeltsin) Muhammed b. El-Hacc Devletşah eş-Şirazî H. 734/M. 1333/1334 yılının aylarında yazdı ve tezhip etti.”

İnan, “Eski Kur’an Tercümelerinin Dili Meselesi” adlı makalesinde eserin istinsahı ile ilgili şu görüşleri ileri sürer:

“B nüshasının müstensihi kendisinin Şirazlı olduğunu kaydediyor. Her hâlde bu tercümeyi Şiraz’da istinsah ettiğini kabul etmek mümkündür. Şirazlı Muhammed b. Devletşah’ın bu çeviriyi yazdığı yıllarda İran Moğolları tamamiyle İslâmlaşmış ve Türkleşmişlerdir. Fars eyaleti, Türk olan Ebu İshak İnçu’nun idaresinde idi. İbn Batuta Şiraz şehrini tasvir ederken bu beyin anası Taş Hatun’un haftada bir gün ülema ve hafızları camiye toplayıp güzel Kur’an okuttuğunu ve vaaz dinlediğini yazmıştır. (İbn Batuta-Şerif Paşa tercümesi,

C.I, s. 230). Adı Türkçe olan bu hatunun Kur’an’ın Türkçe tercümesini dinlemeye ve okumaya heves etmiş olması tabiîdir. Şirazî’nin istinsahının da bu hatunun yaşadığı zamana yani 1333 yılına rastlaması dikkate değer.” (İnan 1952: 327)

Yazmada kullanılan Türkçe sözcüklerin kullanım sıklığı ve oranı, Türkçenin eriştiği ifade kabiliyeti İnan’ın bu tezini kuvvetlendirmektedir. Buna göre, nüshanın istinsah tarihi H. 734/M. 1333/1334, müstensihi Muhammed b. El-Hacc Devletşah eş-Şirazî’dir. Müstensihin adından onun Şirazlı olduğu açıktır. H. 734/M. 1333/1334 tarihi ise İlhanlı Devleti hükümranlığı Abü Sa’ıd (1317-1336) dönemine rastlamaktadır.

  • Nüsha Özellikleri

Bordo meşin kaplı mukavvadan oluşan yazmanın cildi, yaldız zencirekli, sa’lbekli beyzî şemseli olup sertaplı ve milkeplidir. Cilt sonradan yeşil cilt bezi ile kaplanmıştır.

Eserin ilk iki yaprağı ve sure başları müzehhep ve müzeyyen serlevhalıdır. Serlevhalar altın yaldızla yazılmıştır. Duraklar hizip ve cüz gülleri yaldızlıdır. Kur’ an metni siyah, reyhanî hattı, satır arası tercümesi ise sürh olup nesih özellikleri taşımaktadır. Varak ölçüsü 36 cm x 27 cm, yazma kalınlığı 14 cm’dir. Yazma 451 varak olup her sayfasında 9 satır Arapça, 9 satır Türkçe çevirisi olmak üzere 18 satır vardır. Sayfa altlarındaki yıpranmış kısımlar tamir görmüştür.

Eserin Sultan Abdülaziz Han zamanında, Abdülaziz Han’ın iradesiyle Ferid Efendi’nin nezaretinde tamir gördüğünü Hazine Kitapları Müfettişi Abdurrrahman Nacim tarafından H. 1281/M. 1864-1865 yılında eserin baş tarafına düşürülen kayıttan çıkarmaktayız:

“Selatın-i cizâm firdevs-makam hazaratınug cevâmic-i şeriflerinde vakf u vazc buyurmış oldukları maşahif-i şerîfenüg tac mirlerine sultan-1 selatînü3z- zaman vâ hakanü 3d-dehri ve3l-ekvan es- sultan c Abdü3l-Cazîz hân hazretlerinüg irade-i seniyye-i şahaneleri üzre cennet-mekan hazretlerinüg câmic-i şeriflerinde zîver-i rahle-i… (olan) maşahif-i şerıfeden işbu satırlı muşhaf-ı şerîfüg catüfetlü Ferîd Efendi hazretlerinüg şeref-i hümayun nezaretlerinde ve hicretüg big iki yüz seksen bir senesinde layıkıyla tacmîr ü termîmi icra olunarak şiraze-bendi hüsni hıtam oldugını mübeyyin işbu matbuc zahriyede şerh virildi. Harrerehü ed-dâcî c Abdu’r-rahman nacim müfettiş-i hazâ’inü ‘l-kütüb. 1281.”

Yazmanın sonunda önce farklı bir stille harfler bitiştirilmeden çeşitli defalar Kur’an’ın niçin hatmedildiğine dair cümleler vardır. Bu cümleler 30. maddeden başlayarak KuT an’ın ne için ve kime hatmedildiğini ebcedle ifade etmektedir.

Yine yazmanın sonunda 19 Cümade’l-ula 1330/ 05. 06. 1912 ve 10 Saferü’l-hayr 1332/ 07/01/1914 tarihleri ve Malatyalı El-Hac Muhammed c Alî’nin tuğrası yer almaktadır. Esere sonradan eklenmiş olan “Muşhafı vakf idenüg kabristanı pür-nür oluna” kaydı da vardır. Bu kayıt ne yazmanın yazı özelliği ne de tamir kaydı düşülen yazı özelliği ile örtüşmemektedir.

  1. Tİ EM 73’ün İlmî Keşfi
    • Abdullah Kök ve Suat Ünlü’nün Doktora Tezlerine Dek (2004) TİEM 73 Üzerinde Yapılan Çalışmalar

Eser üzerinde ilk çalışma Abdülkadir Erdoğan tarafından yapılmıştır. Erdoğan, “Kur’ an Tercümelerinin Dil Bakımından Değerleri” (1938: 47-51) adlı çalışmasıyla bu nüshayı tanıtmış ve eserin baştan sona Oğuz Türkçesi ile tercüme edildiğini öne sürmüştür. Ayrıca Erdoğan, Osmanlıcadan Türkçeye Söz Karşılıkları Tarama Dergisi (TDK, İstanbul 1934) için eseri fişlemiştir

Yazma üzerinde ilk filolojik çalışma, Fahir İz tarafından bitirme tezi olarak yapılmıştır. Bu tez bugün Türkiyat Enstitüsü 11 numarada kayıtlıdır:

Fahir İz, Uygurca Kur’an Tercümesi, İstanbul Üniversitesi Türkoloji Disiplini Vinci Semestre Travail’ı, 1936-1937.

  1. İz’in tezi, TİEM 73’ün Şuara suresinin Türkçe kısmının yazı çevrimini, Türkiye Türkçesine çevirisini ve sözlüğünü ihtiva etmektedir. Bu çalışma, daha sonra XXII. Internationalen Orientalisten Kongress’de “Suretü’ş-Şuara” adıyla bildiri olarak sunulmuştur (İstanbul, 1951). Fahir İz, daha sonra yayımladığı bir yazısında yazmanın önemini dile getirmiştir:

“Elimizdeki bu tek kopya 13. yüzyılda yazılmışsa da metnin dil özellikleri yazmanın aslının üç yüz yıl öncesine götürülebileceğini kanıtlıyor. Bu eser,

Türk dilinin gelişme tarihi bakımından büyük bir değer taşır. Çünkü burada görüyoruz ki, müslüman olan Türkler, o çağda, Buddhist atalarının geleneklerini yakından izlemişler, yani binlerce Arapça sözcüğü toptan Türkçeye aktarmak gibi kolay bir yola sapmamışlar, Kur’an’da kullanılan sözcüklerin çoğuna uygun bir karşılık bulmaya çalışmışlar, Kur’an sözcüğü bile okıgu (okuma kitabı, okunacak kitap) diye Türkçeye çevirmişlerdir” (İz 1987: 275)

Zeki Velidî Togan “Londra ve Tahran’daki İslâmî Yazmalardan Bazılarına Dair” (1960: 133-160) adlı çalışmasında Anonim Tefsir’in TİEM 73’ten daha sonra yazılmış eksik bir nüshadan ibaret olduğunu ve TİEM 73’ün kopyası olduğunu belirtir. TİEM 73’le ilgili şu bilgiyi verir:

“Hhanlılar devrinde Şarkî İran’ı idare eden ve onlardan ilk olarak Müslümanlığı kabul eden Uygur ve Uyratların ülkesinde, her hâlde onlar için yazılmıştır. Bu nüsha Samanîler zamanında bir komisyon tarafından Taberî tefsiri esas alınarak çevrilen Farsça satır arası Kur’an çevirisine dayanmaktadır.

Her hâlde Türkçe çeviri de Farsça çeviri ile aynı zamanda, belki aynı komisyonun Türk üyeleri tarafından yazılmış olabilir. Çünkü Samanîler devrinde dili Türkçe olduğunu bildiğimiz İsbicap ve Mebus şehirlerine nispet edilen iki âlim de Komisyon üyesi sıfatı ile anılır”. (Togan 1960: 135)

Togan, Manchester (Ryland) Kur’an çevirisinin 14. veya 15. asırlara ait Doğu Türkçesi olduğunu Ali İmran suresinin 118. ayetinin Anonim Tefsir, Hekimoğlu Ali ve Manchester nüshalarını karşılaştırarak “Çağatayca”dan önceki Doğu Türkçesi olduğu fikrini ileri sürer (1960: 138).

Togan “The Earliest Translation of the Qur’an into Turkish” (1964: 18) adlı çalışmasında ise, Taberî’nin tefsirinin çevrilmesi için Maveraünnehirli âlimlerden kurulu heyetin üyelerinden birinin İspicap (Sayram)’lı bir Argu Türkü’nün olduğunu belirtmiştir. Doğu Türkçesi Kur7 an tercümelerinin asıl nüshasının ilk İslâmiyet’i kabul eden Argu ve Karluk Türklerinin lehçesinde, Çü ve Sırderya civarındaki Oğuzların ağzının da tesiri ile yazılmış olduğunu ifade eder (Togan 1963: 230).

Abdülkadir İnan da, eser üzerinde duran bilim adamlarındandır (İnan 1952: 19­20). İnan, yazma hakkında ilk olarak “Eski Türkçe Üç Kur’an Tercümesi” başlıklı çalışmasında bahsetmiştir. İnan bu yazısında Anonim Tefsir, Hekimoğlu Ali Paşa nüshası ve TİEM 73 yazmalarındaki Kehf suresinin bazı bölümlerini karşılaştırmış, bu karşılaştırma sonunda, Anonim Tefsir’le TİEM 73 metninin aynı olduğunu ileri sürmüştür. Anonim Tefsir’ e hâkim iki farklı dil özelliğinin olduğu İnan tarafından da ifade edilmiştir. Gerçekten de Anonim Tefsir’in sure tercümelerinin dili, hikâye ve kıssalarla genişletilen yorum kısımlarındaki dile göre daha eskicil ve TİEM 73’ün diline daha yakın gözükmektedir. Ancak, her iki metin ayet ayet birebir karşılaştırıldığında, Anonim Tefsir ile TİEM 73’ün sure tercümelerinde birleştiği yerler varsa da bütün olarak birebir örtüştüğünü söylemek mümkün gözükmemektedir. Bu durum, her iki metnin de asıl bir metinden kopya edilmiş olabileceğini, dolayısıyla şimdiye kadar bilinmeyen asıl bir nüshanın varlığını göstermektedir. İnan’ın da belirttiği gibi hikâye ve kıssaların yer aldığı bölümlerin dili Nehcü’l-ferâdiS in dilinden farksızdır (inan 1952: 20). inan da konuyla ilgili aynı başlıklı bir başka yazısında bu metinler hakkında “Her üç nüshanın bir asıl nüshaya dayandığını, tercümelerin birbirine çok uygun olduğunu göstermektedir; hele her üç müstensihin asıl nüshaya yakın kopyalardaki bazı kelimeleri okuyamamalarından dolayı geçtikleri zorlukların da aynı kelimelerin tercümesinde rastlanması bilhassa dikkate değerdir.” (inan 1952: 325-398) görüşüne varır. Bu görüş, tercümelerin birbirine çok yakın olduğundan yola çıkarak her üç nüshanın da bir asıl nüshaya dayandığı görüşü Anonim Tefsir’in sure tercümeleri kısmı ve TİEM 73 için daha emin olarak söylenebilirse de, Hekimoğlu Ali nüshasının söz varlığı ve gramer özelliklerinin bütünüyle Harezm sahası 13-14. yüzyıl metinlerinin diliyle birleşmesi, bu nüsha da diğerlerinin dayandığı Türkçe Kur’an metnine dayanmış olsa bile, onu düzenleyen/düzenleyenlerin daha bağımsız davrandıklarını, sahanın ve döneminin diline mükemmel bir biçimde uyarladıklarını göstermektedir. Bu çapta bir uyarlamanın yapılabilmesi ise, bizce sıradan bir müstensihin değil, âlim bir çeviricinin işi olabilir.

inan erken tarihli Batı ve Doğu Türk sahasına ait Türkçe Kur’an metinleri ile ilgili çalışmalarını Kur’an-ı Kerimin Türkçe Tercümeleri Üzerinde Bir İnceleme adı altında, kitap hâlinde Diyanet işleri Başkanlığı Yayını olarak 1961’de yayımlamıştır. inan bu eserinde TiEM 73 için “Şirazlının elindeki eski nüsha XI. yüzyılda yapılan tercemeye çok yakın bir nüsha olsa gerektir” (1961: 12) diyerek metni gösterdiği dil özellikleri itibariyle Anonim Tefsir’ den de ayırmıştır. inan, bu çalışmasında eserin baştan Bakara suresinin 143. ayetine kadar olan kısmının tıpkıbasımını da vermiştir (1961:8). inan’ın bu eseri daha sonra Makaleler II’ de (1998: 156-177) de tekrar yayınlanmıştır.

Eser üzerinde çalışan başka bir bilim adamı da Janos Eckmann’dır. Eckmann, eseri iki ayrı makalesinde ele almıştır. Eckmann, ilk makalesinde (1959: 72-85) Karahanlı Türkçesi Satır arası Kur’an Tercümesini fonetik ve morfolojik olarak incelemiştir. Eckmann, metnin 35v/1=002/273 ile 55a/v=003/179 arasındaki kısmın morfoloji ve söz varlığı açısından kalan asıl kısımla örtüşmediğini ifade etmiş; bunu yazıcının kullandığı nüshada bu kısmın eksik olduğu veya yazıcının kendisi veya başka biri tarafından on dördüncü yüzyılın diline yeniden tercüme edildiği keyfiyeti ile açıklamıştır. Ayrıca Eckmann eserin önemini şu cümle ile dile getirmiştir:

“Bir dizin de ihtiva eden tıpkıbasım, kuşkusuz Türkoloji için Kaşgarlı’nın sözlüğü kadar önemli bir kaynaktır.” (Eckmann 1959: 73)

Eckmann, diğer bir makalesinde (1971: 149-159) de metnin 35a/=002/273 ile 55a/1=003/179 arasındaki kısmının morfoloji ve söz varlığı açısından metinle örtüşmediğini ifade eder ve bunun sebebini 1959 tarihli makalesinde olduğu gibi açıklar.

Gerçekten de 55v/1’den itibaren yazıcının (müstensihin) Türkçe kısımlar için kalemini yenilediği, yazıların daha vurgulu ve koyu yazılmış olduğu görülmektedir. ilgi çekicidir ki 35v/1=002/273’den başlayıp 55v/1=003/179’a kadar olan kısımda görülen hem Hakaniye hem de Harezm Türkçesi özelliklerinin karışık olarak bir arada bulunması bitmiş, 55v/1’den itibaren Türkçe kısmın dili 1v/1=001/001 ile 35r/9=002/272 arasındaki dille örtüşmüştür. Yazı stilinin değişmemiş olması bu karışık dilli kısmın bir başka yazıcının kaleminden çıkmadığını göstermektedir. Öte yandan bu kısmın düzenlenmesinde, Hekimoğlu Ali (Sağol 1993) ve satır arası Arapça-Farsça- Türkçe üç dilli Rylands Kur’an metinlerinden (Eckmann 1968: 51- 69) yararlanılmadığını yapılan birebir karşılaştırma ortaya koymaktadır (Kök 2007:107­120). Bundan hareketle diyebiliriz ki, TİEM 73’ün bu kısmını yazıcı bugüne kadar bilinmeyen bir başka Harezm Türkçesi ile yazılmış metinden yararlanarak tamamlamıştır. Öte yandan Eckmann, anılan makalesinde “Bu tercüme tam anlamıyla harfiyen yapılmış bir tercümedir. Arapça kelimelerin altına kırmızı mürekkep ve daha küçük harflerle yazılan Türkçe kelimeler, Arapça metnin sırasını takip eder. Yazıcı titizlikle Arap dilindeki nahiv kaidelerini, edatları (örnek: Arapça soru edatı hal için nek) ve ibareleri dahi taklit etmiştir. Dolayısıyla, birçok hâllerde, tercüme Arapça metin olmaksızın anlaşılmamaktadır” bilgisini vererek diğer erken tarihli metinlerden TİEM 73’ü ayırır.

Macit Yaşaroğlu’nun Kur’an-ı Kerimin Türkçe Tercüme ve Tefsirleri Bibliyoğrafyası (1965: 117) adlı çalışmasında TİEM 73’ün Fatiha ve Bakara Suresi 14. ayete kadar olan kısmının yazı çevrimini verilir.

TİEM 73 üzerinde bir başka çalışma Hamza Zülfikâr’a (1974: 153-195) aittir. Zülfikar, yazısında TİEM 73’ün Bakara suresinin 40. ayetine kadar olan kısmının çeviri yazısını vermiştir. Zülfikar yazmanın dil özellikleri bakımından değeri hakkında “Kelime zenginliği bakımından birçok yerde Uygurca ile paralelizm gösteren bu çeviride Anonim Kur’ an Tefsirinde görüldüğü gibi “d” ve “w” sesi korunmuştur. Siler ikinci çoğul şahıs zamiri ile mengü Mığlılar örneğinde görüldüğü gibi -ığlıl-igli partisiplerinin pek çok kullanılmış olması eserin kayda değer özelliklerindendir” notunu düşer.

  1. Fikri Sertkaya, J. Eckmann’ın Middle Turkic Glosses of The Rylands Interlinear Koran Translation adlı eserine yaptığı tanıtma yazısında (1977: 491-496) TİEM 73’ün yazma özellikleri hakkında da kısa bilgi vermiştir. Selahattin Sönmezsoy da Les Traductions Turques Manuscrites Du Coran (1987-1988: 53-62) adlı Türkçe Kur’an yazmaları ile ilgili doktora tezinde TİEM 73’ü tanıtmış, ayrıca Fatiha suresi ile Bakara suresinin 14. ayetine kadar yazı çevrimini Yaşaroğlu’nun okuyuşuna dayanarak vermiştir.

Yazma üzerinde Fahir İz’in dışında, 1990 yılında Erciyes Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde birkaç bitirme tezi olarak da çalışılmıştır. Mustafa Argunşah’ın danışmanlığında yaptırılan bu tezlerde TİEM 73’ün 1a-40b kısmının yazı çevrimi ve dizinleri hazırlanmıştır:

  1. RÜZGAR (1990) Eski Türkçe Kur’an Tercümesi, 1a-10b Metin-Dizin. Erciyes Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Mezuniyet Tezi, Kayseri, 60 s.

Ş. KARAGÖZ (1990) Eski Türkçe Kur’an Tercümesi, 11a-20b Metin-Dizin. Erciyes Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Mezuniyet Tezi, Kayseri, 87 s.

  1. PALTA (1990) Eski Türkçe Kur’an Tercümesi, 21a-30b Metin-Dizin. Erciyes Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Mezuniyet Tezi, Kayseri, 91 s.
  2. Yaşar AKSOY (1990) Eski Türkçe Kur’an Tercümesi, 31a-40b Metin-Dizin, Erciyes Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Mezuniyet Tezi, Kayseri, 93 s.

Son olarak, Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde, Mehmet Akkuş’un danışmanlığında yaptırılan lisans tezinde (Yücel 2000: 29) Macit Yaşaroğlu’nun çalışmasından alınarak TİEM 73 ile ilgili bir kısma yer verilmiştir (Kök 2004: XXI- XXIX).

  • Abdullah Kök ve Suat Ünlü’nün Doktora Tezlerine Dayanarak Hazırlanmış Yüksek Lisans ve Doktora Tezleri

TOPAL, Erol (2012) Karahanlı Türkçesi Kur’an Tercümesi ile Yeni Uygur Türkçesi Kur’an Tercümesinde Dinî Söz Varlığı – Karşılaştırmalı İnceleme -. Danışman: Prof. Dr. Hülya Kasapoğlu Çengel, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Doktora Tezi, 1224 s.

Muhammet Salih’in Çağdaş Uygur Türkçesi Kur’an tercümesinin çalışıldığı Tezin İnceleme kısmındaki dinî terimlerle ilgili bölümde (49-354. sayfalar) Çağdaş Uygur Türkçesi terimler TİEM 73 ile karşılaştırılmış, karşılaştırma Kök ve Ünlü’nün tezleri üstüne kurulmuştur (s. 12).

AKAR, G. (2015) Karahanlı Türkçesi ile Yazılmış Kur’ân Tercümesi (TİEM 73) Üzerine Bir Dil İncelemesi. Danışman: Prof. Dr. Mustafa Argunşah, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi.

Kök ve Ünlü tarafından yapılan doktora tezlerindeki yazı çevrimli metin ile gramatikal dizin üzerine inşa edilmiş bir dilbilgisi çalışmasını içermektedir. Tezde TİEM 73 içerisinde yer alan sözcükler ve söz dizimleri yapısal açıdan incelenmiştir. Ses bilgisi, şekil bilgisi, isim çekimi, fiil çekimi, soru, zamir, sıfat, zarf, edat, ünlem, birleşik fiil, fiilimsiler başlıkları altında TİEM 73’ün söz varlığı incelenmiştir.

ÇÖKMEZ, H. (2016) Doğu Türkçesi Kur’ân Tercümelerinde İsim. Danışman: Doç. Dr. Suat Ünlü, Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı

Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi.

Tez, Doğu Türkçesi Kur’ân çevirilerinin isim söz varlığı üzerine yapılmıştır. İsimler yapısal yönlerden incelenmiştir. Fonetik, morfolojik, isim çekim ekleri açısından incelenen bir yüksek lisans tezidir.

DURGUNAY, B. (2016) Doğu Türkçesi İlk Kur’ân Çevirilerinde Fiiller. Danışman: Doç. Dr. Suat Ünlü, Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi.

Doğu Türkçesi İlk Kur’ ân Çevirilerindeki fiiller üzerinde yapılmış ayrıntılı bir tez çalışmasıdır. Fiiller yapısal açıdan morfolojik, fonetik ve fiil çekim ekleri açısından ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir.

SÖKMEN, İ. (2016) Satıraltı Türkçe Kuran Tercümelerinin Karşılaştırmalı Söz Varlığı. Danışman: Prof. Dr. Yakup Karasoy, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Doktora Tezi, 160 s.

Tez TİEM 73 (Kök 2004, Ünlü 2004), Millet Kütüphanesi Hekimoğlu Ali Paşa 951 (Sağol 1993), TİEM 40 (Topaloğlu 196) Kur’an tercümelerinin yazıçevrimli metinleri üzerine inşa edilmiştir. Kuran metnindeki fiiller, kök seslerine göre bir araya getirilmiş ve hedef metinlerde verilen karşılıklar bulunarak karşılaştırmalı olarak köken, birbirini takip ve tercüme tutumları bakımlarından araştırılmıştır.

  1. Abdullah Kök ve Suat Ünlü’nün Çalışmaları
    • Yayımlanmış Makaleleri

ÜNLÜ, S. (2007) İlk Türkçe Kur’ an Tercümelerine Göre Esmâ-i Hüsnâ. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, C. 16, s. 1-63.

Yazar, Doğu ve Batı Türkçesi Kur’ân tercümelerindeki Allah’ın sıfatlarına yani Esmâü’l-Hüsnâ’nın ayrıntılı tanımını, Esmâü’l-Hüsnâ tamlamasının geçtiği ayetleri bağlamları ile birlikte vermiştir. Yazıda Esmâü’l-Hüsnâ’nın sayısı ve bu sayı içerisinde yer alan sıfat ve isimlerin anlamlarına göre tasnifi ve içerikleri, Türk edebiyatı ve Arapça ve Farsça manzum/mensur eserler içerisindeki Esmâü’l-Hüsnâ’nın kullanımı üzerinde durulmuş, ilahiyat ve Türk dili ve edebiyatı alanında konu üzerine yapılmış bildiri ve konferanslardan kısaca bahsedilmiştir. Beşinci bölümde ise, Türkçe Kur’ân Tercümelerindeki Esmâü’l-Hüsnâ kavramının ve Allah’ın 99 sıfatını karşılayan kavramlar eser içinde geçen bağlamları ile birlikte verilmiştir.

ÜNLÜ, S. (2007) İlk Türkçe Kur’ân Tercümelerinde Geçen Bazı Özel Adlar Üzerine. Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi, VII/I, s. 143-182.

Ku/ân-ı Kerîm’de geçen özel adların İlk Türkçe Kur’ân Çevirilerindeki karşılıkları verilmiştir. Özel adların çoğunlukla Türkçe olarak karşılandığı ifade edilmiştir.

ÜNLÜ, S. (2007) Kur’ an-ı Kerim’in Türkçeye Çevrilmesi ve İlk Türkçe Kur’ an Tercümeleri. Dinî Araştırmalar Dergisi, C. 9, s. 9-57.

Doğu ve Batı Kur’ ân Tercümelerinin Türk dili tarihi içerisindeki yeri hakkında ve TİEM 73, Rylands, Anonim Tefsir, Hekimoğlu, TİEM 40, Manisa KT, Bursa KT nüshaları hakkında bilgi verilmiştir. Kur’ân’ın Tercüme Konusu, Kur’ân-ı Kerim’in Türkçeye İlk Çevrilme İşi, Kur’ân Tercümelerinin Dil Çalışmaları Açısından Önemi, Kur’ân Metninin Çeviri Türleri, Satırarası Birebir Çeviriler, Satırarası Doğu Türkçesi Kur’ân Çevirileri Üzerine Yapılan Çalışmalardan Tefsirli Çeviriler, Tefsirler; Doğu Türkçesi Kur’ân Tercümeleri, TİEM 73 çevirisi, çeviren, tarihi, nüshanın tanıtımı, istinsah tarihi, TİEM 73 üzerindeki çalışmalar ve TİEM 73’ün dili hakkında ayrıntılı bilgiler. Diğer çeviri Anonim Kur’ân Tefsiri, Eser Üzerindeki Çalışmalar, Rylands Kur’ ân Tercümesi ve Çalışmalar, Rylands’ın Dil Tarihimizdeki Yeri, Harezm Türkçesi Kur’ân Çevirisi ve Dil Özellikleri Üzerine Çalışmalar başlıkları altında çeviriler hakkında ayrıntılı bilgiler verilmiştir. Bu başlıklardan sonra, TİEM 73, Anonim Tefsir, Rylands, Hekimoğlu Kur’ ân Tercümelerinin bazı alıntılar üzerinden karşılaştırması yapılmıştır. Bu karşılaştırmadan sonra fonetik ve morfolojik bakımdan Divânü Lügâti’t Türk, Kutadgu Bilig gibi eserlerle TİEM 73 arasında ilgi kurularak Kur’ân çevirileri arasında en eskicil metnin TİEM 73 olduğu tespit edilmiştir. Çalışmada en son olarak Batı Türkçesi Kur’ ân Çevirileri (Manisa, Bursa), TİEM 40 adlı eser üzerine yapılan çalışmalardan ve dil özelliklerinden bahsedilmiştir. Bu makale, büyük ölçüde Kök’ün doktora tezinin (2004) giriş kısmına dayandırılmıştır.

ÜNLÜ, S. (2007) İlk Türkçe Kur’an Tercümelerinde Geçen “Gün” Kavramı Üzerine. Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi, S. 7, Güz, 7, s. 33-77.

Yazıda İlk Türkçe Kur’ân Çevirilerindeki “gün” zaman kavramına dair on beş sözcüğe yer verilmiştir. Öncelikle konu külliyatı içerisindeki TİEM 73, Rylands KT, Anonim Tefsir, Hekimoğlu KT, TİEM 40, Manisa KT nüshaları hakkında bilgi verilmiştir. “Gün” sözcüğüne karşılık gelen “yevm” kavramı ve kullanım alanları nüshalarda geçtiği bağlamlar ile verilmiştir. “Gün”e karşılık gelen on beş dünyevî ve ahin kavram da çevirilerdeki bağlamları ve meallerde geçen anlamları ile tanıklanarak verilmiştir. Sonuç kısmında, Doğu Türkçesi Kur’an çevirilerinin kavramları Türkçe olarak karşılamada Batı Türkçesi çevirilerinden daha yetkin olduğu ifade edilmiştir.

KÖK, A. (2007) Hakaniye Türkçesi Kur’ an Çevirileri Üzerine Bir Karşılaştırma Denemesi. Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, Kasım-Aralık, S. 171, s. 107-120.

Hakaniye (Karahanlı) sahasına ait Divânü Lugâti’t-Türk, Kutadgu Bilig, TİEM 73 eserlerinden bayram sözcükleri derlenerek karşılaştırmalı bir çalışma yapılmıştır.

ÜNLÜ, S. (2008) Kur’ an’da Geçen Bazı Arapça Deyimler ve Tabirlerin İlk Türkçe

Kur’an Tercümelerinden TİEM 73’teki Türkçe Karşılıkları Üzerine. Gazi Türkiyat Türkoloji Araştırmaları Dergisi, Sayı 2, s. 121-168.

İlk Türkçe Kur’ân Çevirilerinden TİEM 73 nüshasından toplam 194 deyim derlenmiştir. Bu deyimlerin TİEM 73 içerisinde geçtiği bağlamları ile birlikte verildiği görülür. Çalışmada Giriş kısmından sonra TİEM 73 üzerinde yapılan çalışmalardan bahsedilmiştir. Deyim ve deyimlerin özellikleri hakkında bilgiler verilmiştir. İlgili başlıklardan sonra Arapça deyim ve tabirlerin İlk Türkçe Kur’ân Tercümelerinden TİEM 73’teki karşılıkları verilmiştir. Sonuç kısmında ise, çevirileri zor olan deyimlerin İlk Türkçe Kur’ân çevirilerinde ne kadar sağlam aktarıldığı tanıklarıyla birlikte ifade edilmiştir.

KÖK, A. (2009) Türkçe İlk Kur’ an Çevirilerinde Türlü ‘Cennet’ ler Üzerine. Türk Dünyası Araştırmaları, Temmuz-Ağustos, S. 181, s.181-212.

Türkçe İlk Kur’ ân Çevirilerinde Arapça cennet kavramı ele alınmıştır. Türkçe söz varlığı ile Arapça ifadelerin ne kadar çok sıklıkta karşılandığı tespit edilmiştir. Bu çalışmada Türkçenin dinî kavramları karşılayabilmedeki kudreti cennet kavramı ile ortaya çıkarılmıştır.

KÖK, A. (2010) Hakaniye Müelliflerin Eserlerinde Peygamber, Türk Dünyası Araştırmaları, 188, Eylül-Ekim 2010, s. 95-101.

İslâmiyet ile yeni tanışan Türk müelliflerin eserlerindeki peygamber tasvirleri izah edilmiştir. Çalışmada kutsiyet atfedilen kişiliklerin/peygamberlerin özelliklerinin TİEM 73 ve dönemin eserlerinden hareketle Türkçe söz varlığında hangi sözcüklerle karşılandığı örneklerle verilmiştir. Bu konuya geçilmeden önce Hamidullah adlı müellifin “İslâm Peygamberi” adlı eserinde Arap müelliflerin peygamberleri nasıl tasvir ettiği bilgisi verilip Hakaniye müelliflerin peygamber tasvirlerinde kullandıkları Türkçe söz varlığı TİEM 73 tanıklığında değerlendirilmiştir.

ÜNLÜ, S. (2011) İlk Türkçe Kur’ an Tercümelerinde Uhrevi Yer Adları, Turkish Studies- International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, C. 6, s. 985-1032.

Dilbilim çalışmalarının alt alanlarından olan Ad bilim (Onomastik) konusu ile İlk Türkçe Kur’ân Çevirilerinde uhrevî yer adlarının kullanım alanlarının tespit edildiği görülür. Korpus kısmında TİEM 73, Rylands KT, Anonim Tefsir, Hekimoğlu KT, TİEM 40, Manisa KT nüshaları verilmiştir. Giriş kısmında “Yer Adları” konusu ile ilgili ayrıntılı bir açıklama yapılmıştır. İlgili başlıktan sonra gelen bölümde ise Kur’ân-ı Kerim’de geçen uhrevî yer adlarının İlk Türkçe Kur’ân Çevirilerinde geçtiği bağlamlarla 54 Türkçe uhrevî yer adının tanıklandığı görülür. Sonuç kısmında uhrevî yer adlarının geçtiği sözcük ve söz dizimlerinin Arapça ve Farsça yanında İlk Türkçe Kur’ ân Çevirilerinde Türkçe olarak daha fazla oranda tanıklandığı ifade edilmiştir.

KÖK, A. (2014) Tarihî Türk Yurdundan XI. Yüzyıla Ait Toponimik Tanık: Çiye.

Kazak Kızlar Pedagoji Üniversitesi’nin 70. Yıl Armağan Sayısı, Almatı/Kazakistan, 74/4, s. 432-433.

Günümüzde Kazakistan’da tarihî bir yer adı olan Şiye+li sözcüğünün 11. yüzyılda Türkistan coğrafyasında fonetik değişimler sonucu (ç>ş) Çiye şeklinde yaşadığı morfolojik ve fonetik değişimlerle tanıklanmıştır. Çalışmada, bu bağlamlardan hareketle örneklendirmeler de yapılmıştır. Çalışmada Hk Türkçe Kur’ ân Çevirisi TİEM 73’ten hareketle örnek verilmiştir.

KÖK A., S. ÜNLÜ (2016) Türkçe İlk Kur’ ân Çevirilerinin Tanıklığında Toponimi. Türük Uluslararası Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi, s. 42-103.

Kur’ ân tercümelerine dilbilim çalışmalarının alt alanlarından olan Toponimi/ yer adları açısından bakılmıştır. Giriş kısmında Toponimi ve öneminden bahsedilmiştir. TİEM 73, Hekimoğlu, Manisa, TİEM 40 eserlerinden gerçek ve uhrevî yer adları derlenerek bağlamları içerisinde gösterilmiştir. Türkçenin soyut kavramları karşılamadaki gücü tanıklarıyla verilmiştir.

KÖK, A. (2016) “Hakaniye Dönemi Türkçülerinin Tanıklığında XI. Yüzyıl Türkistan’ında Adalet’in Anlamı”, Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, vol. 113, 2016, s. 135-183.

17-19 Kasım 2014 tarihlerinde Ankara’da toplanan Çağdaş Türklük Araştırmaları Sempozyumu “Uygur Türkleri: Dil, Tarih ve Coğrafya” toplantısında sunulan bildiriden hareketle yazılmıştır. XI. yy Türk dünyasının adalet anlayışı TİEM 73, Dîvânu Lûgati’t- Türk, Kutadgu Bilig, Atabetü’l-Hakayıktan hareketle tespit edilmiştir. Çalışmada “Adalet” kavramı hakkında geniş bir bilgi verilmiştir. Kur’ân-ı Kerim’de geçen Arapça “adalet” sözcükleri liste yöntemi ile verildikten sonra Arapça “adalet” sözcüklerini karşılayan Türkçe sözcükler TİEM 73, Dîvânu Lûgati’t-Türk, Kutadgu Bilig, Atabetü’l-Hakayık!tan taranarak tespit edilmiştir. Adalet sözcüğünü karşılayan Türkçe sözcükler tarihî metin örnekleri ile birlikte verilmiştir. Çalışmanın son kısmında toplamda 217 “adalet”i karşılayan Türkçe sözcük liste hâlinde düzenli bir şekilde verilmiştir.

ÜNLÜ S., DURGUNAY B. (2016) Tarihî Türk Dilinin Yabancı Kavramları Karşılamada Yetkinliği: Ashâb Kavramının Türkçe İlk Kur’an Çevirilerindeki Karşılıkları. TEKE Dergisi, 5/4, s. 1490-1531.

TİEM 73, Rylands, Hekimoğlu, Özbekistan, Anonim Tefsir, TİEM 40, Manisa KT çevirilerinden hareketle ashâb kavramının anlamlarına işaret edilerek Türkçenin dinî kavramları karşılamadaki önemi gösterilmiştir. Korpus ve Giriş kısımlarından sonra, “Ashâb Kavramının Kur’ ân’da Geçen Anlamları ve Türkçe İlk Kur’ ân Çevirilerindeki Karşılıkları”, Ashâb Kavramının Tamlamalarda Topluluk Adları İçinde Kullanılması” başlıkları altında toplam seksen bir bağlam içerisinde ashâb kavramı Türkçe olarak karşılanmıştır. Sonuç kısmında ise TİEM 73, Rylands, Hekimoğlu, Özbekistan,

Anonim Tefsir, TİEM 40, Manisa KT çevirileri içerisinde ashâb kavramının Türkçe yoğunluklu istatistikleri de verilmiştir. Arapça ve Farsça karşılanma oranlarının da Türkçe oranların oldukça gerisinde olduğu ifade edilmiştir.

  • Bildirileri
    • Yayımlanmış Bildirileri

KÖK, A. (2004) Türkçe İlk Kur’an Çevirilerinde Özel Adlar. V. Uluslararası Türk Dil Kurultayı Bildirileri, 20-26 Eylül, Ankara, TDK 855/II, s. 2035-2050.

Rylands, TİEM 73, Hekimoğlu, Anonim Tefsir, Manisa, TİEM 40 metinlerinden Arap, Hristiyan, Yahudi toplumlarını yansıtan özel adlar sıralanmıştır. Sıralanan özel adlar bulundukları bağlamlar içerisinde verilmiştir.

KÖK, A. (2007) Türkçe İlk Kur’an Çevirisi/Çevirileri Nerede Yapıldı. V.

Uluslararası Türk Dünyasının Geleceği ve Sosyal Bilimler Kongresi, Calalabad/Kırgızistan, 11-13 Haziran, s. 665-670.

Rylands, TİEM 73, Semenov, Anonim Tefsir çevirilerinin nerede yapıldığı konusu işlenmiştir. Samanîler devrindeki Türkçe Kur’ ân Çeviri faaliyetleri, Semerkant, Buhara ve Türk dünyası içerisindeki ilim ve çeviri faaliyetlerinden bahsedilmiştir. İlk Türkçe Kur’ân Çeviri faaliyetlerinin nerede yapıldığı sorusu Türkistan merkez gösterilerek cevaplandırılmıştır.

KÖK, A. (2008) Doğu Türkçesi İlk Kur’an Çevirilerinde Türlü ‘Cehennemler’ Üzerine. VI. Uluslararası Türk Dil Kurultayı, 20-25 Ekim 2008, Ankara, TDK 1067/III, 2919-2950.

Cehennem sözcüğünün Doğu Türkçesi Kur’ân Çevirilerinde hangi sözcüklerle karşılandığı sorusuna yanıt aranmıştır. Doğu Türkçesi İlk Kur’an Çevirilerinde geçen bütün cehennem kavramları bağlamları ile verilmiştir. Çalışmada cehennem sözcüğünün Türkçe karşılıklarının çok olduğu görülmektedir. Bu durum da Hk Türkçe Kur’ ân Çevirilerindeki Türkçe bakış açısını göstermektedir.

  • Yayımlanmamış Bildirileri

KÖK, A. (2004) Türkçe İlk Kur’an Tercümelerinde Metonimli Kullanımlar Üzerine. Çağdaş Türklük Araştırmaları Sempozyumu, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi, 4-7 Mayıs, Ankara.

İlk Türkçe Kur’ân Çevirilerine dilbilimsel açıdan yaklaşılmıştır. Rylands, TİEM 73, Hekimoğlu, Anonim Tefsir, TİEM 40, Manisa ve Bursa Türkçe ilk Kur’ an çevirilerinde geçen metonimli kullanımların tespit edildiği görülmüştür. İlk olarak metonimi hakkında bilgiler verilmiştir. Daha sonra metonimli kullanımların bağlamları ile birlikte belirtilmiştir.

KÖK, A. (2005) Türkçe Erken Kur’ an Çevirilerinin Dil Tarihi Açısından Önemi. Kırım Devlet Mühendislik ve Pedogoji Üniversitesi, 18 – 22 Nisan, Akmescit/ Ukrayna. “XI Hay^HO-TeopermecKaa KOH^epeHuua npo^eGCopcKO-npenogaBaTeiBCKoro oocraBa, acnupamoB u cıygemoB KpBiMCKoro rocygapcTBeHHoro MH*eHepHo- negarormecKoro yHMBepcmeTa”.

Türklerin X. yüzyılda Karahanlılar döneminde kabul ettikleri İslâm dinini gerektiği gibi öğrenmek için büyük bir titizlikle yaptıklan Kur’ ân çevirilerinin önemi anlatılmaktadır.

UNLÜ, S. (2006) İlk Türkçe Doğu ve Batı Kur’ân Çevirilerinde Peygamber Kavramı. Çağdaş Türklük Araştırmaları Sempozyumu, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi, 10-13 Mayıs, Ankara.

Kur’ ân-ı Kerîm’ de geçen peygamber kavramının İlk Türkçe Kur’ ân Çevirilerindeki karşılıkları verilmiştir. Önemli bir kutsiyet barındıran peygamber kavramı gibi önemli bir dinî terimin Türkçe olarak büyük oranda karşılanması Kur’ ân Çevirilerinin büyük bir titizlik ve Türkçe bakış açısıyla yapıldığı ifade edilmiştir.

ÜNLÜ, S. (2007) İlk Türkçe Kur’ ân Tercümelerinde Akrabalık Adları Üzerine. Çağdaş Türklük Araştırmaları Sempozyumu, 27-30 Kasım, Ankara.

İlk Türkçe Kur’ân Çevirilerinden hareketle akrabalık adları derlenerek bir anlamda karşılaştırmalı bir çalışma yapılmıştır. Kur’ ân çevirilerinde geçen akrabalık adları taranarak Türkçenin temel söz varlığında yer alan ve Kur’ân’da geçen Arapça akrabalık adlarının Türkçe olarak karşıladığı ifade edilmiştir.

KÖK, A. (2014) Hakaniye Dönemi Türkçülerinin Tanıklığında XI. Yüzyıl Türkistan’ında Adalet, Çağdaş Türklük Araştırmaları Sempozyumu “Uygur Türkleri: Dil, Tarih ve Coğrafya”, 17-19 Kasım 2014, Ankara.

  1. yüzyılda Türklerin, “adalet” sözcüğüne karşılılık hangi sözcükleri kullandığı, Türk idrak semantiğinde adalet algısı ve olgusunun nasıl ve hangi Türkçe sözcüklerle karşılandığı belirlenmiş ve ayrıntılı bir değerlendirme yapılmıştır.

ÜNLÜ, S. (2014) İlk Türkçe Kur’an Çevrisinde Kitap Kavramı, Çağdaş Türklük Araştırmaları Sempozyumu “Uygur Türkleri: Dil, Tarih ve Coğrafya”, 17-19 Kasım 2014, Ankara.

  • Sözlükler

ÜNLÜ, S. (2012) Doğu ve Batı Türkçesi Kur’ân Tercümeleri Sözlüğü. Konya: Eğitim Yayınları.

TİEM 73 ve Harezm Türkçesi Kur’ ân Çevirisi söz varlığı üzerine oluşturulmuş

sözlüktür.

  1. Sonuç

Türk Hakanlığı döneminin önemli dil yadigârlarından olan TİEM 73’ün varlığından haberdar olunduğu günden bugüne kadar üzerinden 80 yıl geçmiştir. Erdoğan’ın ilim âlemine tanıttığı yazmanın, A. İnan ve Z. V. Toganla nispeten önemi kavranmış, Fahir İz’den başlayarak yazma ilgili onlarca çalışmalar yapılmış ve yapılmaya devam edilmektedir. Kök ve Ünlü’nün doktora tezleri TİEM 73’le ilgili yapılmış yerli ve yabancı çevrelerce de iyi bilinen ve takdir edilen en prestijli ilmî yayınlardır. Bilim statik değildir, hele sosyal bilimde tekâmül hep devam eder. Mutlak doğru hiçbir zaman olmaz, daima daha doğru vardır. Kök ve Ünlü’nün TİEM 73’le alakalı yaptıkları gerek tezleri gerek makaleleri gerekse bildirileri en somut ilmî çalışma vesikalarıdır. Kök ve Ünlü yazdıklarının kusursuz oldukları iddiasında değillerdir. TİEM 73, Kök ve Ünlü’nün tapulu mal varlığı değil, bütün Türklüğün/Türk sosyal biliminin ortak ve eşsiz tarihî/yazılı miraslarından biridir. TİEM 73 merkezli yapılan her yayın Türklük bilimine katkıdır. Katkı bir çakıl taşı da olsa kıymetlidir. Gerisi lâf-ı güzâftır.

Kaynaklar

BARUTÇU ÖZÖNDER, F. Sema (2003). Erken Orta Türkçede Buddhist ve İslâmî Terminoloji Üzerine Bir Karşılaştırma. KÖK Sosyal ve Stratejik Araştırmalar Dergisi: Kök Araştırmalar, Cilt V, Sayı 1, (Bahar 2003), 13-31.

ECKMANN J. (1959) Eine Ostmitteltürkische İnterlineare Koranübersetzung. Ural-Altaische Jahrbücher, XXXI, 72-85.

ECKMANN, J. (1968) Doğu Türkçesinde Bir Kur’an Çevirisi. TDAY- Belleten, Ankara, 51-69. ECKMANN J. (1971) Eastern Turkic Translations of the Koran. Studia Turcica, Budapest, 149-159. Türkçeye çevirisi: Ekrem URAL (1975) Kur’an’ın Doğu Türkçesine Tercümeleri. Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi XXI, 15-24.

ERDOĞAN, A. (1938) Kur’an Tercümelerinin Dil bakımından Değerleri. Vakıflar Dergisi, C. I. Ankara, 47-51.

İNAN, A. (1952) Eski Türkçe Üç Kuran Tercümesi. Türk Dili, C. 1, S. 6, Mart 1952, 324-327.

İNAN, A. (1952) Eski Türkçe Üç Kuran Tercümesi. Türk Dili, C. 1, S. 7, Nisan 1952, 395-398. İNAN, A. (1952) Eski Kur’an tercümelerinin dili meselesi I. Türk Dili, C. 1, S. 7, Nisan 1952, 19­22.

İNAN, A. (1952) Eski Kuran Tercümelerinin Dili Meselesi-II. Türk Dili, C. 1, S. 9, Haziran 1952, 510-512.

İNAN, A. (1961). Kur’an-ı Kerim’in Türkçe Tercemeleri Üzerinde Bir İnceleme. Ankara: Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları.

İZ, F. (1987) Atatürk ve Türk Dili. Türk Dili, C. LII, S. 425, Mayıs 1987, 273-284.

KÖK, A. (2004) Karahanlı Türkçesi Satır Arası Kur’ân Tercümesi (TİEM 73 1v- 235v/2) Giriş- İnceleme – Metin – Dizin. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Doktora Tezi.

SERTKAYA, O. F. (1977) Karahanlı Türkçesi üzerine Yeni Neşriyat. Türk Kültürü, C. XV, S. 176, Haziran 1977, 491- 496.

SERTKAYA, O. F. (2013) ‘Yüksek Lisans’ Tezi, ‘Doktora Tezi’ ve ‘Doçentlik Takdim Tezi’ üzerine bazı görüşler. Makaleler – 2. (Seçme Araştırmalar ve İncelemeler), 167-181.

SÖNMEZSOY, S. (1987-1988) Les Traductions Turques Mansucrites Du Coran. These pule doctorat de 3 e cycle, Paris.

TOGAN, Z. V. (1960) Londra ve Tahran’daki islâmî Yazmalardan Bazılarına Dair. İslâm Tetkikleri Enstitüsü Dergisi, C. III, Cüz: 1-2, 1959-1960, 133-160.

TOGAN, Z. V. (1963) Zentralasiatische Türkische Literaturen II, Die islamische Zeit. Handbuch der Orientalistik V/I, Leiden-Köln, 229-249.

TOGAN, Z. V. (1964) The Earliest of the Qur’an into Turkish. İslâm Tetkikleri Enstitüsü Dergisi, C. IV, Cüz: 1-2, 1-19.

ÜNLÜ, S. (2004) Karahanlı Türkçesi Satır Arası Kur’ân Tercümesi TİEM 73, Giriş – Metin – İnceleme – Analitik Dizin, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi.

YAŞAROĞLU, M. (1965) Kur’an-ı Kerimin Türkçe Tercüme ve Tefsirleri Bibliyoğrafyast, Diyanet işleri Başkanlığı, istanbul.

YÜCEL, N. (2000) Tarihten Günümüze Türkçe Kur’an Tercümeleri, Ankara Üniversitesi ilahiyat Fakültesi, Ankara.

ZÜLFiKAR, H. (1974) Çağatayca Bir Kur’an Tefsiri. Türkoloji Dergisi, VI/1, 153-195.

[1] Barutcu Özönder’in bildirisi daha sonra basılmıştır da (2003: 13-31). Bu bildirinin 2 numaralı dip notunda Barutcu Özönder, TİEM 73’ün Kök ve Ünlü tarafından doktora tezi olarak hazırlandığını da duyurmuş idi.

Abdullah Kök, Prof. Dr., Akdeniz Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Antalya/Türkiye.

E-posta: akok9@yahoo.com

Yazı bilgisi: Alındığı tarih: 3 Eylül 2017 Yayına kabul edildiği tarih: 29 Eylül 2017

E-yayın tarihi: 15 Ocak 2018

KAYNAK: Modern Türklük Araştırmaları Dergisi
Cilt 14, Sayı 3 (Eylül 2017), ss. 191-211 DOI: 10.1501/MTAD. 14.2017.3.31 Telif Hakkı©Ankara Üniversitesi Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü